Üstün Dökmen Sözleri

Ünlü sözleri kategorisinde bulunan güzel sözler arasına bugün de Üstün Dökmen Sözlerini eklemiş bulunmaktayız.Bu sözleri okumak,araştırmak insana manevi bir huzur vermektedir.Hergün bir ünlü kategorisinde güzel sözler paylaşıyor ve sizlere sunuyoruz.Daha fazla ünlü mesajları için sitemizde araştırma yapabilirsiniz.

Mutlulukla ilgili herkes kendine göre bir reçete üretmiş.

Yaşamaya zaman ayırın,zira zaman bunun için yaratılmıştır.

Etrafınıza bakmaya zaman ayırın,günler bencilliğinize yetmeyecek kadar kısadır.

Terbiyeli olmaya zaman ayırın,insan olabilmenin sembolü budur.

Yüzeyde hazine bulamazsınız.

Pencereniz kirliyse dışarı çıkıp manzarayı parlatmanız boşunadır.

Eğer siz kendinizi sevmiyorsanız başkaları neden sevsin?

Ana babanız doğumunuzdan sorumludur, hayatınızdan değil.

Eğer kendinize yön arıyorsanız yolunu kaybetmiş birine sormayın.

Dostluk, ayrı oldukları zaman insanları birlikte tutar.

Fedakarlık çiçeğin köküdür.

Geçmişi bir kitap gibi kullanın, eviniz gibi değil.

Birçok insan hayatının büyük bölümünü olduğundan farklı görünebilmek için heba eder.

İlerlemenizin önündeki en büyük engel kendinize güvensizliğinizdir.

Acı, mutluluğa göre daha çok şarkı bestelemiştir.

Her davranışında başkalarının onayını arayan kimseler hayatin birçok güzelliğini ıskalar.

Gerçek değişim kimi eski şeyleri farklı görmeye başlamaktır.

Kahkaha ruhun dansıdır.

Mucize, enerjinizi korkularınıza değil rüyalarınıza verdiğiniz zaman baslar.

Karsınızdakini dinliyor musunuz, yoksa konuşmak için sıra mi bekliyorsunuz?

İkiyüzlülük  sadece sahibi tarafından görülemez.

Hayatınızı bir para kazanma denemesi olarak kullanmayın.

Gerçek zenginlik vaktinizi insanlara vermektir, para karşılığı satmak değil.

Müziği notaların arasındaki sessizlik meydana getirir.

Yarın sevinçle uyanın!… Sevinmek için uyanmak yeterlidir!.

Sevgi demirden bir zırha dönüştüğünde sevilene ağır mı geliyor ne?

Anasından doğduğu gibi durmuyor insanlık. günbegün uyuyor tüfeklerin ve arzuların menzilleri. Freud haklı, varsa yoksa cinsellik ve saldırganlık. İnanmayan umumi tuvaletlerin arka kapılarına baksın yada gazetelerin ön yüzlerine. Mart kedisi gibi insan oğlu. Hem doğurur, hem doğurduğunu yer. Sen benden delisi Jung Baba: ortak bir bilinci yok ki insanlığın, ortak bir bilinç dışı bulunsun.

Tandırım tandır oldu, hamur tükendi; erim er oldu ölüm tükendi.

Kim kandırmıyor kendini yada herkesi? Yada kandırmak mıdır dünyada bir rol almak? Sahnede inanarak oynanmış bir rol gerçek yaşamda numara yapmaktan daha gerçek değil mi? Ve zaten dünya bir sahne değil mi? Oyuncular, yardımcı oyuncular, figüranlar, sahneden çekilenler,  kuliste sırasını bekleyenler, sıram geldi diye sahneye vakitsiz çıkanlar ve hiç sahneye çıkamadan suflörlük edenler. Dünya bir sahne değil mi?

Sizi sarsan bir sorunla, bir travmayla ilgili olarak, aradan bir süre geçtiğinde espriler, nükteler yapmaya başladığınızda, sorununuzla baş etmeyi başardığınız, onu hazmettiğiniz anlaşılır.

Yaşamın her zerresi kutsaldır. bunu fark ettiğinizde şekeriniz çayınıza, çayınız ise ömrünüze denk gelir.

Dedikodu, bazı görünmeyen suflörlerin, ellerinde metin olmaksızın uydurdukları veya ellerindeki metne kendi keyiflerine göre ekledikleri sözleri, sağda solda ilgili ilgisiz kişilere sufle etmeleri sonucunda ortaya çıkar.

Kendi özlerine uygun yaşamak yerine, başkalarının özüne uygun yaşayanlar, adeta varlıklarını kiraya vermişlerdir!

Kendisi ile sahip oldukları arasındaki farkı unutan, sahip olduklarını kaybettiğinde, kendini boşlukta hisseder.

Sevdiğin şeylerin sorumluluğunu almazsan,
onları kaybedersin.

Birine aşırı fedakarlık yaparsanız bir süre sonra ona kızmaya başlarsınız!

Yere düşen ekmeğe basanı hiç görmedim ama yere düşmüş insana vuranı çok gördüm.

Hayatınızın başlangıcından değil ama finalinden sorumlu olacaksınız.

İnsanları kaybediyorum diye ağlayıp sızlama, kazandığın insanların değerini bil.

Her durumda mutlu olmak zorunda değiliz ama her durumda güçlü olmak zorundayız.

Okumak için iki eli bir araya gelmeyen milletin iki yakası da bir araya gelmez.

Gerçekten güçlü hissettiğimizde kendimizi giysimizin markasını göstermeye ihtiyaç duymayız.

İnsanların statüleri farklı olabilir ancak onurları eşittir.

Sadece çoğunluğun değil azınlığın da önemsendiği bir ülke için oy verin.

Aşırı fedakarlık gösterirseniz bir süre sonra fedakarlık gösterdiğiniz kişiye kızmaya başlarsınız.

Bir deniz kabuğu veya bir çakıl taşı bazıları için çok küçük bir şey olabilir; ama o kabuk,o taş sizin koleksiyonunuzun bir parçasıysa büyük bir şeydir. Belki de asıl büyük olan şey görülenler değil, küçük şeyleri görebilme, fark edebilme becerisidir.

İnsanın çevresi ile kuracağı iletişim,
kendi içinde başlar.

Köy sakinleri yağmur duasına çıkmışlardı. Bütün köy ahalisi toplandı. İçlerinden sadece birinde şemsiye vardı.
Bu İNANÇ tır.